Adele Laurie Blue Adkins; İlk olarak 2006 yılında bir arkadaşının Myspace’e yüklediği 3 enfes videoyla karşımıza çıkan, 2008 de dünyada çok ses getiren “19”, 2011’de rekor satış rakamına ulaşan “21”albümleriyle gönüllere taht kurup, şöööyle sere serpe uzanan İngiliz müzisyen ve söz yazarımız. Birinci çoğul şahıs kullanmamızın nedeni canımızın öyle istemesi değil, tek sorunu o lanet kıçının kafasından büyük olması olan yıldızımızın bizi gerçekten de birinci çoğul şahıs kullanmaya zorlamasıdır.

Öyle ki son albümü “25” daha ilk haftasında ‘330.000’ satış rakamına ulaştı, 1.112.000 defa indirildi ve 5 günde ‘100.000.000’ kere izlendi. Son günlerde “25” albümündeki “Million Years Ago” şarkısının Ahmet Kaya’nın “Acılara Tutunmak” adlı eseriyle benzerliği medya gündemimizde oldukça büyük bir yer kaplayan Adele “Ailem Türk, İspanyol ve İngiliz asıllı. Ben babamdan dolayı yarı Galli’yim” demişti 2009’daki röportajında. Yuvarlak hatlara sahip oluşunu da bununla açıklayıvermişti hemen. Dünyada tanınış şeklimiz pek parlak gelmese de olsundu.

İnanılmaz hızlı bir kariyer yükselişi olan Grammy canavarımızın da elbette her dünya starı gibi birkaç sırrı olmalıydı dedik ve azıcık yakından baktık.

İşte Adele’in Günyüzü Görmemiş 15 Sırrı:

15- Kitap Okumayı Hiç Sevmez, Yalnızca Şarkı Söyler!

15

Çoğu ünlü favorilerini, hobilerini, izlediği filmleri, sevdiği şarkıları ve bunların yanı sıra okuduğu kitapları hayranlarıyla paylaşmayı sever. Adele için ise durum çok daha farklı. Kitap kurdu sevenlerini biraz üzecek ama Adele kitap okumak yerine film izlemeyi her zaman tercih ediyor. Muhtemelen son kitabını okuduğunda 6 yaşlarındaydı:)

14- Sanatını Asla Satmaz

14

Güzel bir çıkış yakalayan her müzisyene, müziğini ve tarzını değiştirip kendilerince “piyasa” olarak tabir ettikleri şeye dönüştürerek, üzerinden para kazanmak isteyen plak şirketleri tarafından milyon ton ağırlığında teklif yağabilir. Bunları kabul ederek “piyasa”ya giriş yapanlar para basma makinesi olarak görülerek sanatını sesini hatta görünüşünü değiştirerek sektörün istediği şeye dönüşmeye zorlanır. Bu böyledir.

Biricik Caaanım Adele’imiz de tabii ki kariyerinin henüz başlarında birçok benzer plak şirketinin kıskacına alınmış. Fakat kesinlikle tarzından ödün vermeyerek paranın köpeği olmamıştır.

Karıştıkları Sansasyonlar dışında adı medyada hiç yer almayan ünlüler kervanına katılmayıp etiket peşinde koşmayarak çizgisini ortaya koyan Adele bunu yapanların kendisine ihanet ettiğini düşündüğünü belirttiği bir röportajında şu sözleri sarf eder:

“İnsanın sanatını satması çok utanç verici. Elbette bu durum nasıl bir sanatçı olmak istediğiniz ya da istemediğinizle alakalır fakat ben adımın herhangi bir yerde herhangi bir markayla anılmasını istemiyorum. Adımı kirletmek ve yozlaşmak istemiyorum.”

13- Dev Performans Merkezlerinden Nefret Eder

13
Devasa salonlarda konser verip kendini dünyadaki en büyük yıldız gibi hissetmek birçok müzisyenin hayallerini süslese de Adele, asla herkes gibi olmadığını bu yönüyle de hepimize ispatladı. Hem de her fırsatta.

Performanslarını sergilemek için her zaman küçük salonları tercih eder. Çünkü böyle yerlerin daha samimi ve unutulmaz olduğunu düşünür.

Londra’nın ünlü salonlarından 23.000 koltuklu O2 Arena’da konser vermesi karşılığında 1 gecede 1 milyon dolar kazanma fırsatını elinin tersiyle şöyle kenara itmiş ve şu tarihi cümleyi sarf etmiştir.

“ 12 yıl boyunca Barfly’de sahne almayı 1 gece O2’da olmaya tercih ederim.”

 12- Spanx Giyer

12
Adele her zaman büyüleyici görünmeyi başarmıştır. Konserlerde, video klip çekimlerinde veya kırmızı halıda yürürken. Peki nasıl oluyor da oluyor?

Adele biliyor ki tüm gözler her zaman üzerinde ve hayranları her zaman fotoğrafını çekiyor. Hem kırmızı halıda yürürken, hem de performans sergilerken bu durumu kontrol altında tutabilmek için basit bir çözüm bulmuş. Spanx! Her an kolaylıkla ulaşılabilen bu icat, bu gibi gecelerde Adele’in en yakın dostu.

  11- Aşk O’na daima çılgınca şeyler yaptırır

11
Aşkın insana çılgınca şeyler yaptırdığı doğrudur. Adele de aşk adına bir takım çılgınlıklar yapmadı diyemeyiz. Yaptı hem de dibine kadar. Tıpkı 2008’de yaptığı gibi…

Erkek arkadaşıyla daha fazla vakit geçirebilmek için 2008 Birleşik Devletler konser maratonunu bir çırpıda iptal ettiğini unutmak mümkün değil.

Adele şimdilerde geriye dönüp baktığında bu kararı hakkında şu cümleleri kuruyor, “Bunu yaptığıma inanamıyorum. Çok nahoş bir durum. O dönem çok fazla içiyordum ve bu çocukla ilişki şeklim tam olarak da buydu. Onsuz duramıyordum, hiç duramayacak gibiydim ve ‘tamam, turu iptal ediyorum’ kararını bir çırpıda aldım.”

10- Spor Salonu Yerine Cehennemi Yeğler

10

Güne sağlıklı başlamak ya da bitirmeye yardımcı olmak için koşu bandından tutun da havuzun bir ucundan bir ucuna saniyeyle yarışmaya, Zumba sınıfına yazılmaya sporun birçok zevkli türü var.  Fakat Adele’in de içinde yer aldığı bazı insan grupları için bunlar zevkten öte acı veren şeyler.

Adele, spordan tiksinmekle geçen geçen 20 yıllık bir süre sonunda alışkanlıklarını değiştirip fit bir vücuda kavuşma yolunda ilerlese de hala cehennemi spor salonuna tercih ediyor.

9- Acımasız Eleştirileri Ustalıkla Başından Savurur

9Adele yuvarlak vücut hatlarıyla bilinir. Elbette ki Katy Perry ve Selena Gomez gibi basmakalıp pop yıldızlarıyla benzerliği yoktur.

Görünüşüyle kolayca eleştiri oklarının hedefi olsa da tüm eleştirilerle başa çıkarken, büyük krizleri sinir bozucu bir şekilde gülerek geçiştirdiği gün gibi ortada.

En ağır eleştiriyi ise Joan Rivers 2013 yılında şu şekilde yapmıştır: “Acı gerçekle yüzleşelim: O bildiğin şişko”

Adele bunun gibi tüm eleştirileri birçok kadının da hissettiklerini dile getirerek şöyle yanıtlar: “ Güzel görünmekten hoşlanıyorum fakat konfor benim için her zaman moda trendlerinden önce gelir. Sıfır beden kızları çekici, mutlu ve sağlıklı olarak adlandıramıyorum. Hiçbir zaman görünüşümle ilgili problemim olmadı.” der ve ekler: “Ben salt kadın çoğunluğun temsilcisiyim ve böyle olmaktan gurur duyuyorum”

Bizce de Adele çoğunluğun sadece sesi değil, aynı zamanda görünüşü de!

8- Hala Tarzı Üzerine Çalışır

8

Adele, görünüşüyle ilgili tüm eleştirilerle ustaca başa çıkmasına ve çoğunluğun yüzü olmasına rağmen her zaman tarzı üzerinde çalışır.

2008’deki ilk patlamasından 2012’de kırmızı halıdaki haline kadar günbegün değişen bir tarzı olduğunu gözlemlediğimiz Adele şu anda çıkışına oranla çok daha ince. Bunun sırrını ise tek kuralla açıklıyor. “Şekerden uzak durun!”

Son albüm kayıtları sırasında verdiği bir röportajda şu cümleyi de sarf etmiş Adele: “Yalnızca sağlığımı ya da seks hayatımı etkilemeye başladığında kilo vereceğim”

Evet Adele bir hayli kilo vererek o tanıdığımız ekranı dolduran hatun olmaktan uzaklaşmaya başladı fakat bunu sevmediği spor salonlarına değil yoğun takvimine ve 3 yaşındaki minik oğlu Angelo’ya borçlu.

Sebebi ne olursa olsun bu günlerde Adele’in her zamankinden güzel göründüğü gerçeği önümüzde duvar gibi dursa da artık yeter Adele! Kilo verme!:)

7- Güvensizliklerinden Cesurca Bahseder

7
Adele kadar yetenekli kişiler bile zaman zaman fazlasıyla güvensiz olabilirler. Çoğu ünlü yüzünü korumaya, zayıf yönlerini hayranlarından gizlemeye çalışırken Adele bu durumu kendi yoluyla atlatmaya çalışıyor. “Tabi ki güvensizliklerim var. Fakat çok fazla kafama takarak hayatı kendime zehir etmiyorum.”

Kilolarına ilişkin tüm eleştirilere ve zayıflama baskısına karşın Adele’in düşünceleri şöyle sonlanıyor: “Hayatını zayıf olmaya adayan insanlar var ve bu onlardan çok şey alıp götürüyor. Şuna eminim ki ben böyle bir hayat istemiyorum!”

6- Tam Anlamıyla Bir Şarap Aşığıdır

6
Kendini şarap manyağı olarak tanımlayan Adele, genç yaşında yakaladığı başarıda düzenli şarap tüketiminin de etkisi olduğunu itiraf etmişti.

2008 yılındaki Birleşik Devletler konser turunu iptal etmesinin diğer bir sebebinin sağlam bir şarapçı olması olduğunu kimse yadsayamaz J

Öyle ki şarabın ölçüsünü biraz fazla aştığı zamanlarda denge kaybına ve bazı şarkılarının sözlerini unutmasına bile yol açtığına şahit olunmuştur.

March Shapiro kaleme aldığı Adele biyografisinde şu cümle ile bunu tescillemiştir. “Adele kalp acısı çeken normal bir insandan çok daha fazla içebilir.”

Bazı iddialara göre ilk konser turunun ortalarında ciddi anlamda bir alkol problemi yaşayan Adele turu güç bela tamamlayabilmiş.

Kırık kalbini bir kenara bıraktıktan sonra yükselen bir grafik çizen Adele, artık yalnızca müziğine fokuslanmış durumda.

5- Festivallere Katılmayı Sevmez

5Sanatını asla satmadığını ve büyük performans salonlarını sevmediğini belirttiğimiz Adele’in festivallerden hoşlanmadığını tahmin etmeniz zor olmasa gerek.

Bundan 4 yıl önce yayınladığı 21 adlı albümünden sonra tüm dünyayı dolaşarak sanatını icra etmek isteyen ve O’nu canlı dinleyebilmek için cebindeki tüm parayı verebilecek binlerce hayranı olan Adele, Glastonbury Müzik Festivalinden gelen cömert ana sahnede yer alma teklifini elinin tersiyle iterek yine sıradışılığını sergilemiştir.

Teklif karşısında minnettar olduğunu belirten Adele “ İzleyici kitlemi benim dışımda gelişen bir dünyaya sürüklemekten haz almıyorum. Kuralları benim koymadığım, kontrolün bende olmadığı büyük festivallerde endişe nöbeti geçirebilme ihtimalimden nefret ediyorum.” gibi tarihi cümlelere imzasını atmıştır.

4- Spot Işıkları Kabusudur

4Biletleri tamamen tükenmiş bir sahne, ilk defa sahne alacak her sanatçı için korkutucu olsa da spot ışıkları aracılığıyla salgılanan adrenalin ile binlerce kişi tarafından izlendiklerini unuturlar.

Adele ise bu sanatçılardan biraz daha farklı olarak kendisini spot ışıklarının altında rahat hissedemez. Yakın ünlü arkadaşlarıyla birlikte dışarıda takılmaktan bile keyif almaz çünkü spot ışıkları sevenlerine onu bir hayalet gibi göstermekte usta aletlerdir.

Adele şöhreti ve müziğini paylaşma fırsatı için her zaman minnettar olduğunu şu sözleriyle perçinliyor: “ Bir gün yıldızlarla dolup taşan yerlere gitmekten ve orada göreceğim aşırı doz ilgiden bitap düşmeyeceğimden emin değilim. Sürekli bir gün bu camiadan dışlanacakmışım ya da Big Brother Evi yarışmacısı misali sürekli birileri beni Tottenham’a geri yollayacakmış gibi hissetmekten kendimi alı koyamıyorum.

Endişelenme Adele! Seni hiçbir yere göndermeye niyetimiz yok! J

3- Az Olsun Öz Olsun

3
Bu hafta manşetlerde kimler var? Miley, Bieber, Gaga? Bir çok şarkıcı ve sanatçı manşetlerde yer almaktan ve bunun getirdiği satış rakamlarından delice bir memnuniyet duyar.

Adele ise çok daha sağlam ve derinden insanın içine işleye işleye gitmekten hoşlanır.  Az olsun Öz olsun diyerek kendi reklam fırsatlarını hoyratça geri teperek bunun yerine zor olanı seçerek kendisini müziğiyle ifade etmeye çalışır. Ve başardığına hiç şüphe yok J

2- Daha Çocukken Babası Tarafından Terk Edilmiştir

2
Ünlüler arasında yaygın olarak rastlanan olaylardan biri de ebeveynleri tarafından terk edildikten sonra ünlü olmaları üzerine sevgili çocuklarını görmek üzere geri gelmelerinin yarattığı duygusal çalkantı.

Adele için de durum pek farklı değildi.  Adele’in babası Mark Evans, Adele ve annesini terk ettiğinde Adele henüz 4 yaşındaydı. Mobilyacı bekar bir anne tarafından büyütülen Adele bir röportajında eğer babasını tekrar görürse yüzüne tükürmek istediğini içtenlikle aktarmıştı.

2013 yılı itibariyle Adele’in ünü ülke sınırlarını tamamen aştığı an baba Evans kanser olduğunu fakat hala torununu göremediğini, Adele’in kendisini oğlunun hayatında istemediğini açıkladı. Evans röportajında; “Hala torunum Angelo ile tanışamadığım gerçekliğiyle yüzleşmek zorundayım.”

1- Tam Bir Sigara Tiryakisidir

1Hadi sigaraya çıkalım! Nahoş olduğu bilinmesine rağmen birçok insanın sıkça kurduğu cümleler sırasında en önde geliyor. Adele için bile! 2011 yılında sesinin katili olan bu alışkanlığını yenmeye çalışan Adele birkaç kez sigarayı bırakmayı denemiş fakat başarılı olamamış. Bir röportajında: “Tam 2 ay boyunca ağzıma sigara sürmedim ve bu o kadar zor ki! Larenjit denen lanet şeyin albüm lansmanından bir hafta önce gelip beni bulma ihtimali kadar korkutucu bişey yok!”

Adele, sigara içtiğinde sesinin daha güzel geldiğini iddia etse de ancak ses tellerinde oluşan polipin sesini etkilemesinden sonra bırakmak zorunda kaldığına inanmak gerçekten çok güç. Ameliyat olduktan sonra bu alışkanlığına veda eden Adele birkaç kez elinde sigara ve yüzünde o bildik gülümsemesiyle kameralara yakalanmıştı.

+1 BONUS

Favori Rengi Siyahtır

BONUSAdele’in genellikle siyah giydiğini fark etmiş miydiniz? Tabi ki evet! Fakat sanılanın aksine birçok renk seçeneği arasından sürekli siyahı seçmesinin nedeni yalnızca zayıf göstermesi değil!

Siyahın Adele için farklı bir anlamı elbette ki var. Siyahın insanı ince ve acınası göstermesinin dışında Adele’deki yeri çok farklı. Favori sanatçısı olan Johnny Cash’e  selam çakmak ve saygısını göstermek adına da Adele siyahta ısrarlı davranıyor.

Adele’in modacısı “ O hep siyah giyiyor çünkü Johnny Cash’e bayılıyor ve Johnny de hep siyah giyerdi.  Aynı zamanda Johnny’nin eşi June Carter Cash’i de çok severdi çünkü Johnny ve June birbirlerine çok aşık olmalarının yanı sıra harika bir evlilikleri vardı.“

2012 yılı Grammy Ödüllerindeki unutulmaz “Rolling in the Deep” performansıyla seyircileri coşturarak kendisini ayakta alkışlatıp 6 ödül aldığında da Adele’in üzerinde şanslı rengi siyah vardı!

Fotoğraflar – Kaynak: oldcatlady

BURALAR SENSİZ EKSİK:)

instagram.com/bikahvebikeyif

facebook.com/bikahvebikeyif

Yazan:

bikahvebikeyif

Kahve, keyif ve yaşam platformu.