Gösteriliyor: 1 - 10 of 37 Sonuçlar
Bi Haber

Pet şişeler, Coca-Cola X Mavi Koleksiyonu’nda Yeniden Hayat Buluyor.

Coca-Cola ve Mavi, yaşanabilir bir geleceğe katkıda bulunmak amacıyla birlikte hareket ediyor. Mobil uygulama Kollekt ile toplanan pet şişeler, Coca-Cola X Mavi Koleksiyonu’nda yeniden hayat buluyor.

İkonik iki marka Mavi ve Coca-Cola, pet şişelerin geri dönüşümü yoluyla hazırladığı Coca-Cola X Mavi Koleksiyonu’nu sundu. Koleksiyon, doğaya saygısını farklı şekillerde ifade eden, geri dönüştürülmüş PET, pamuk veya %100 organik pamuktan üretilmiş dokuz farklı tişörtten oluşuyor. Tişörtlerin üretiminde kullanılan plastikler Coca-Cola Vakfı, Doğa Koruma Merkezi (DKM) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) iş birliğiyleKemer’de pilot olarak hayata geçirilen ve toplum tabanlı bir geri dönüşümü destekleyen KOLLEKT uygulaması ile toplandı.

“Coca-Cola X Mavi Koleksiyonu”, Coca-Cola’nın Atıksız Bir Dünya vizyonunun bir parçası olarak hayata geçirildi. Dünyadaki plastik sorununun aşılmasına yardımcı olmak için şişeleyici ortaklarıyla birlikte kendisine önemli hedefler belirleyen marka, bu vizyon kapsamında 2025 yılına kadar ürettiği ambalajların tamamını %100 geri dönüştürülebilir yapacak ve 2030 yılına kadar tüm ambalajlarını geri dönüşüme kazandıracak. Coca-Cola, aynı zamanda, tüketiciyi de geri dönüşüm konusunda teşvik ederek herkesin bu süreçte yer alması için çalışmalarını sürdürecek.

Bi Haber Taze Taze

Sekizinci Stüdyo Albümüyle Huzurlarınızda: Taylor Swift Folklore

Taylor Swift’in hikaye anlatıcısı rolünü üstlendiği yepyeni albümü “folklore” şimdi dijital platformlarda!

Dünyaca ünlü sanatçı dün sosyal medya hesapları üzerinden yeni albümünü duyurdu ve hislerini şu sözlerle dile getirdi: “Sürpriz! Bu gece sekizinci stüdyo albümüm “folklore” çıkıyor! Bütün hevesimi, hayallerimi, korkularımı ve ilhamımı içine kattığım bir albüm oldu.”

16 şarkılık bu muhteşem albümü dinlemek için: https://UMGTurkey.lnk.to/taylor-swift-folklore

Albümden ilk müzik videosu ise “cardigan”a geldi, izlemek için

https://youtu.be/K-
Bi Haber

Beyoğlu’nun Sanat Rotasına Yeni Bir Durak Ekleniyor

Türkiye İş Bankası’nın resim koleksiyonuna ev sahipliği yapmak üzere müze olarak tahsis edilen Beyoğlu şubesinin tarihi binasının restorasyonu için uzun zamandır devam eden proje çalışmaları ve izin süreci tamamlandı. Tarihi binanın müze olarak yenilenmesi için inşaat çalışmaları önümüzdeki günlerde başlatılacak. Müzikten plastik sanatlara, müzecilikten arkeolojik çalışmaların desteklenmesine pek çok alanda faaliyet gösteren İş Sanat’ın çatısı altında hayata geçirilecek yeni müzeyle Beyoğlu’nun sanat rotasına önemli bir durak daha eklenecek.

63 yıl bankacılık hizmeti veren tarihi yapı resim müzesi olacak

İstiklal Caddesi’nde Odakule’nin hemen yanında bulunan, 1953-2016 yılları arasında İş Bankası’nın Beyoğlu Şubesi olarak hizmet veren tarihi eser statüsündeki binanın restore edilerek resim müzesine dönüştürülecek olmasından sevinç duyduklarını belirten İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten, “Beyoğlu’nun kültürel kimliğinin kıymetli öğelerinden biri olan tarihi binamızın restorasyon projesi için izinlerimiz uzun bir sürenin ardından tamamlandı. Proje süreci her ne kadar meşakkatli görünse de böylesi mimari yapıların kent belleğinin korunmasında ve geleceğe aktarılmasında önemli bir yeri olduğunun bilinciyle çalışmalarımızı yürütüyoruz. Tarihi binaların müze olarak değerlendirilmesi konusunda deneyimimiz var. İstanbul’da Eminönü’nde Yenicami Şubemizin tarihi binasında 2007 yılında açılan Türkiye İş Bankası Müzesi ve Ankara Ulus’ta, tarihi Genel Müdürlük binamızda geçen yıl hizmete başlayan İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nin ardından 3. müzemizin hazırlık çalışmalarında büyük bir adım atmış olmanın heyecanı içerisindeyiz. Resim müzesi olarak hizmet verecek olan binada İş Bankası’nın 1940’lı yıllardan bu yana oluşturduğu sanat eserleri koleksiyonu sergilenecek. dedi.

Türkiye İş Bankası’nın ilk tabloları İkinci Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nden seçilen Hikmet Onat’ın “Peyzaj Ortaköy”, Şevket Dağ’ın “Rüstem Paşa Camii” ve Vecih Bereketoğlu’nun “Kayık ve Evler” isimli eserleriydi. 1940’lı yılların sonunda 23 resme ulaşan koleksiyona eser alımı 1950’lerden sonra hızlandı. Aralarında Osman Hamdi Bey’den Şeker Ahmet Paşa’ya, Hoca Ali Rıza’dan İbrahim Çallı’ya pek çok usta sanatçının eserlerinin yer aldığı koleksiyonda bugün 800’ü aşkın sanatçının, 2 binden fazla eseriyle bugün ülkemizin en geniş koleksiyonlarından biri olarak biliniyor.

“20. asır başına tarihlenen heybetli bir Beyoğlu apartmanı”

1900’lü yılların başında zemin katı ticari amaçlı, diğer katları konut olarak inşa edilen bina, bodrum ve zemin katların yanı sıra beş normal kat ve bir teras katından oluşuyor. Korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiş olan bu yapı, Beyoğlu’ndaki 20. yüzyıla ait apartmanlar arasında gerek konum gerekse mimari açıdan dikkat çeken örneklerden biri olarak değerlendiriliyor. Mimari projesi Teğet Mimarlık tarafından hazırlanan binanın restorasyon inşaatı önümüzdeki günlerde başlayacak.

Proje sürecinin heyecan verici olduğunu söyleyen mimari projenin müellifi Teğet Mimarlık’tan Ertuğ Uçar, “Yapı, etkileyici, heybetli bir Beyoğlu apartmanı. Koleksiyon ise Türk sanatının Cumhuriyet dönemindeki en önemli temsilcilerinin ilk kez gün ışığına çıkacak eserleri. İstiklal’in yeni müzesi, zemin kata yayılarak Odakule meydanına açılan kitabevi, sanat kütüphanesi, çok amaçlı salonu, atölyeleri ve sergi katlarıyla tamamen kültür sanat işlevleriyle donatılmış bir yapı olacak. Mimarı olmanın dışında, bir kültür sanat izleyicisi olarak da heyecan duyuyorum. Koruma disiplininin alışkanlıklarını sorgulayan bir tasarım yaklaşımıyla, 20. asır başına tarihlenen bu tipik Beyoğlu apartmanının orijinal atmosferini yaşatırken günümüz çağdaş müzesinin ihtiyaçlarına cevap oluşturmayı amaçladık. Bu doğrultuda cephe hattının hemen gerisindeki oda silsilesini, yapının ana merdivenini ve tarihi asansörü tüm süsleme, bezeme ve malzemesiyle yerinde koruyoruz. Müzenin ihtiyacı olan daha geniş sergi holleri, servis asansörleri, yangın merdiveni ve teknik şaftlar içinse yapının merkezinde ince uzun bir dilimi, deyim yerindeyse bir keson yapı olarak bodrumdan çatıya tekrar kuruyoruz. Binanın merkezindeki bu betonarme çekirdek aynı zamanda yapının meyvesinin, yani koruduğumuz büyük ve değerli kısmının ayakta kalmasını sağlayan bir güçlendirme işlevi de görecek. Yukarıda kısaca değindiğim inşaat süreci çetin olacak gibi görünüyor. Proje müellifi olarak bu sürece dahil olacağız ve İş Bankası Beyoğlu Resim Müzesi’nin en iyi şekilde tamamlanıp İstanbul’un ve İstiklal Caddesi’nin kültür sanat hayatının bir parçası olması için elimizden gelen katkıyı sağlayacağız.” dedi.

Beyoğlu’nun yeni resim müzesi, çok amaçlı galerileri, atölyeleri, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları kitabevi, kafe ve restoranıyla sanatseverler için yeni bir buluşma noktası olmaya aday.

Bi Haber

Türkiye’nin En Sevilen Haber Uygulaması Bundle Yenilendi!


bikahvebikeyif‘in de yayıncıları arasında bulunduğu Bundle’ın yeni versiyonu App Store ve Google Play’de! Bundle 3.0 yenilenen arayüzü ve ücretsiz sunduğu yeni özellikleriyle heyecan verici bir kullanıcı deneyimi sunuyor.

Bundle dünyanın dört bir yanından 15 bine yakın yayıncıyı kullanıcılara sunan bir haber uygulaması. Hem kullanıcının dilediği mecralardan kişisel bir haber akışı oluşturmasını sağlıyor hem de önemli son dakika gelişmelerini anlık bildirimlerle iletiyor. Gündem, teknoloji, spor, finans, eğlence, köşe yazarları gibi 22 farklı kategoriden ve Türkiye’de aklınıza gelebilecek her kaynaktan her gün on binlerce içerik Bundle’da yer alıyor.

Bundle 3.0 günlük hava durumunu, döviz ve altın fiyatları ile günün en önemli gelişmelerini günün özeti formatında tüm kullanıcılarına her gün bildirim olarak iletiyor.

Tamamen Türk bir geliştirici ekibin elinden çıkan Bundle, Almanya, Fransa, İngiltere ve Amerika’da da çok sayıda kullanıcıya sahip. Şık tasarımıyla öne çıkan ve kullanıcı skoru da 5 üzerinden 4.6 yıldız olan Bundle, daha önce de Play Store tarafından “En iyi haber uygulaması” seçildi ve App Store’da da haber kategorisinde editörün tercihi oldu.

Bizi sosyal medya hesaplarımız haricinde Bundle’dan da takip edebilirsiniz. Bundle’ı indirdikten sonra bikahvebikeyif’i aratarak takip listenize eklemeyi unutmayın!


Bundle’ı buradan indirin: http://bndl.tw/app

Bi Haber

Koronavirüs Hakkında Yaptığımız 12 Yanlış

Son aylarda dünyanın en korkulan hastalığı; koronavirüs! Uzmanlar her fırsatta ‘paniğe kapılmayın, ancak önlem almayı da ihmal etmeyin’ uyarısında bulunuyor. El yıkama ve kişisel hijyen önlemleri COVID-19’dan korunmada en etkili önlemler. Ancak önemsemediğimiz bazı alışkanlıklarımız ve korunma yöntemlerinde yaptığımız basit hatalar var ki bu virüsün kolayca bulaşmasına yol açabiliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hülya Kuşoğlu koronavirüsün bulaşmasına adeta davetiye çıkaran 12 hatalı alışkanlığı anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

Hata: 20 saniye kuralına uymamak

Doğrusu: “Ellerinizi rastgele değil, en az 20 saniye boyunca, doğru teknikle ovalayarak yıkamanız çok önemli” uyarısında bulunan Dr. Öğr. Üyesi Hülya Kuşoğlu ellerimizi nasıl yıkamamız gerektiğini şöyle anlatıyor: “Takı ve saatinizi çıkardıktan sonra ellerinizi suyla ıslatın. Ardından bol miktarda sabunu, dairesel hareketlerle ellerinizin her bölgesine yayın. Tırnakların kenar ve uç kısımlarını temizleyin. Parmak ve parmak aralarını ovalayın. Sol elinizle sağ elinizin, sağ elinizle de sol elinizin sırtını ovalayın. Her 2 elinizin başparmağını diğer elinizle ovaladıktan sonra bileklerinizi yıkayın. Ardından bileklerinizden başlayarak, ellerinizi akan suyla iyice durulayın. Mikroorganizmalar nemli ortamlarda kolayca çoğalabildikleri için bileklerden başlayarak tek kullanımlık kağıt havluyla ellerinizi iyice kurulayın. Musluğu dirseğinizle veya elinizi kuruladığınız tek kullanımlık havluyu kapatın”

Hata: Elleri sık sık temizlememek

Doğrusu: Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hülya Kuşoğlu temiz gibi görünseler bile ellerimizin gözle görülmeyen pek çok virüs ve bakteri taşıdıklarına dikkat çekerek, “Koronavirüs de tokalaşma, ellerin ağız veya gözlerle temas etmesi gibi yollarla kolaylıkla bulaşabiliyorlar” diyor. Bu nedenle öksürük veya hapşırıktan sonra, hasta insanla veya çevresiyle temasın ardından, toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra, ortak kullanılan malzemelerle temasın ardından, dışarıdan eve veya işyerine girdiğinizde, tuvalete girerken ve çıktıktan sonra, yemek hazırlamadan önce ve sonrasında, çöplere veya bozulmuş gıdalara dokunduktan sonra ellerinizi yıkamayı asla ihmal etmeyin.

Hata: 3-4 adım mesafesini korumamak

Doğrusu: Koronavirüs hasta kişilerin öksürmeleri ve hapşırmalarıyla ortama yayılan damlacıkların solunması sonucu bulaşıyor. Ayrıca solunum parçacıklarıyla kirlenmiş ellere ve çeşitli yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan yüz, burun veya ağıza götürülmesiyle de virüs alınabiliyor. Bu nedenle kalabalık ortamlardan olabildiğince uzak durun, zorunlu olmadıkça dışarıya çıkmayın. Yakın temasta bulunmaktan da kaçının; selamlaşmak amacıyla tokalaşmayın, sarılmayın ve öpüşmeyin. Soğuk algınlığı olan kişilerle aranıza en az 1.5 metre mesafe koymaya da dikkat edin.

Hata: Bu eşyaları ortak kullanmak

Doğrusu: Havlu, çatal, bıçak ve bardak gibi hiçbir kişisel eşyanızı ortak kullanmamanız da dikkat etmeniz gereken önlemler arasında ilk sıralarda yer alıyor. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hülya Kuşoğlu işyerinde de kalem, telefon, zımba ve klavye gibi ofis malzemelerini ortak kullanmamaya dikkat etmeniz gerektiğini belirterek, “Ayrıca günlük olarak klavye masa dezenfeksiyonu yapın. Ortak kullanmak zorunda olduğunuz malzemeleri ise dokunmadan önce antiseptik ürün veya mendillerle silerek virüsün bulaşma riskini azaltabilirsiniz” diyor.

Hata: Kirli ellerle yüze dokunmak

Doğrusu: Gün boyunca farkında olmadan defalarca yüzümüze dokunuyoruz. Araştırmalar yüzümüze günde en az 90 kez dokunduğumuzu ortaya koydu. Virüsler yüzde bir hafta boyunca yaşayabiliyorlar. Dolayısıyla kirli ellerinizle ağzınıza, gözlerinize ve burnunuza dokunmayın.

Hata: Uyku düzenine dikkat etmemek

Doğrusu: Kaliteli ve yeterli uyku, sağlıklı bir bağışıklık sisteminde anahtar rol üstleniyor. Bunun nedeni ise vücudumuzdaki bakteri ve toksinlerle savaşan, uyku hormonu olarak bilinen melatoninin sadece gece ve karanlık ortamda salgılanması. Tüm bunların etkisiyle bağışıklık sistemimiz uyku sırasında kendini yeniliyor. Dolayısıyla her gün erken yatıp erken kalkmaya ve kesintisiz 6—8 saat uyumaya özen gösterin. Melatonin hormonundan daha fazla yararlanmak için yatak odasının karanlık olmasına da dikkat edin.

Hata: Evde, işyerinde hijyeni aksatmak

Doğrusu: Evde kapı kolları, armatürler ve lavabolar gibi sık sık kullandığınız yüzeyleri her gün bol su ve deterjanla yıkamayı ihmal etmeyin. İşyerinde yüzey temizliğini de ıslak mendil yerine, alkol oranı yüksek olan maddelerle yapmanız da çok önemli.

Hata: Renkli beslenmemek

Doğrusu: Dengeli ve vitamin ile minerallerden zengin beslenmek, bağışıklık sistemimizin güçlenmesi için çok önemli. Bağışıklık sistemimizi koruyan antioksidanlar olan A, C, E ve D vitaminleri ile çinko, selenyum ve demir gibi vitamin ile mineralleri içeren besinleri düzenli ve yeterli düzeyde almamız gerekiyor. Her çeşit besin grubundan yeterli ve dengeli, dolayısıyla rengarenk beslenmeniz, bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir.

Hata: Su içmeyi unutmak

Doğrusu: Yaptığımız önemli hatalardan biri de, yeterince su içmemek. Oysa su vücudumuzdaki toksinlerin atılmasına katkıda bulunarak sağlığımızın korunmasında önemli bir rol üstleniyor. Vücut direncinizi artırmak için günde 8-10 bardak su içmeyi alışkanlık haline getirin.

Hata: Ortamı havalandırmamak

Doğrusu: Bulunulan ortamdaki havanın kuru olması da virüslerin çoğalmalarına yol açıyor. Bu nedenle soluduğunuz havayı, her gün, saat başı 10-15 dakika boyunca havalandırın veya açık havaya çıkın.

Hata: 5’er dakikalık molalar vermemek

Doğrusu: İşyerinde çok yoğun bir tempoda çalışıyorsanız, gün içinde kendinize ara ara 5’er dakikalık dinlenme molaları vermeyi ihmal etmeyin, çünkü beyin ve vücut aşırı yorulduğunda bağışıklık sistemi zarar görüyor.

Hata: Öksürürken ağzı kapatmamak

Doğrusu: Öksürme veya hapşırma sırasında ağız ve burnunuzu tek kullanımlık mendille kapatın. Mendiliniz yoksa dirseğinizin iç kısmını kullanarak damlacıkların çevreye yayılmasını önleyin. Tek kullanımlık mendili hemen çöpe atın ve elinizi yıkayın.