Bu postu yazıp yazmama konusunda öyle kararsız kaldım ki. Severek yapabildiğim bir işim, şiddet görmediğim bir sevgilim, giydiğime, gezdiğime sürdüğüm kırmızı ruja hiç bir dönem karışmamış, cümlenin sonunu hep o duyduğumuz ‘namus’a bağlamayan bir babanın kızı olarak yaşadım, yaşıyorum.

 

Elbette tüm bunlar benim de bir gün hiç tanımadığım bir adamın tacizine uğramayacağım, o suçsuz gencecik kadınlar gibi tecavüze uğrayarak “Orada ne işi vardı”, “Kuyruk salladı” sözleriyle uğurlanmayacağım anlamına gelmiyor.

Kadına şiddet
İş, fiziksel darp ya da tacizle de bitmiyor. Her gün otobüste, metrobüste tepemde onlarca adamın beni köşeye sıkıştırmasıyla ruhuma bir darp, akşam eve gelirken minibuste tek ‘kadın’ olarak kalmışsam da yine “kimbilir nereden geliyor” düşüncelerine maruz kalarak bir darp daha yiyorum. Bir de üzerine şoförle yalnız kalma korkusunu tüm hislerimle yaşıyorum.

Kadına şiddet

Yine de dedim ya ben şanlı olan taraftayım. Hala nefes alıyorum, hala hayallerimin peşinden gidebilecek kadar umut doluyum ve hala bir şeylerim değişebileceğine inanıyorum. Her ne kadar sadece 2015 yılında şiddetten ölen 290 kadın olsa da…  Kalbimizde özenle açtırdığımız çiçekleri kökünden kopartıp, sokakta adım başı dağıtılan çiçeklerle telafi edilmeye çalışılsa da, sadece tek bir gün anılmasıyla yaşanılanları unutmuyoruz.

Sen de her ne olursa olsun
Hayatı,
Hayellerini,
Çocukluğunu,
Kadınlığını yaşa.

Kadına şiddet
Sırf kendi güzel zevkin için, köşeye sıkıştırılmadan, bastırılmadan, korkmadan sevgiyle yaşa. Seni kusurlarınla, hatalarınla, hayalllerinle sevebilecek insanlarla, yaşa. Merhameti yüreğinden eksik etmeden, sürdüğün kırmızı rujunla, uzun ya da kısa nasıl giymek istediğin en şık eteğinle yaşa. , Çiçeğiyle, kedisi-köpeğiyle sonuna kadar, nasıl istersen en güzel gülüşlerinle öyle yaşa.
Aşkla.
8 MART DÜNYA EKMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ’MÜZ KUTLU OLSUN.

 

Yazan:

bikahvebikeyif

Kahve, keyif ve yaşam platformu.